RİSALE-İ NUR, KUR'AN, HADİS, İSLAM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Her Şeyi Bilen ve Gören ve Hiç Bir Şey Ondan Gizlenemeyen Allah'a Karşı Edep Nasıl Olur?

Aşağa gitmek

Her Şeyi Bilen ve Gören ve Hiç Bir Şey Ondan Gizlenemeyen Allah'a Karşı Edep Nasıl Olur? Empty Her Şeyi Bilen ve Gören ve Hiç Bir Şey Ondan Gizlenemeyen Allah''a Karşı Edep Nasıl Olur?

Mesaj  igsirli C.tesi Mayıs 16, 2009 1:44 pm

Her Şeyi Bilen ve Gören ve Hiç Bir Şey Ondan Gizlenemeyen Allah'a Karşı Edep Nasıl Olur?




Sual: Herşeyi bilen ve gören ve hiçbir şey ondan gizlenemeyen Allâm-ül Guyub'a karşı edeb nasıl olur? Sebeb-i hacalet olan haletler, ondan gizlenemez. Edebin bir nev'i tesettürdür, mûcib-i istikrah hâlâtı setretmektir. Allâm-ül Guyub'a karşı tesettür olamaz?

Elcevab: Evvelâ: Sâni'-i Zülcelal nasılki kemal-i ehemmiyetle san'atını güzel göstermek istiyor ve müstekreh şeyleri perdeler altına alıyor ve nimetlerine, o nimetleri süslendirmek cihetiyle nazar-ı dikkati celbediyor. Öyle de: Mahlukatını ve ibadını sair zîşuurlara güzel göstermek istiyor. Çirkin vaziyetlerde görünmeleri, Cemil ve Müzeyyin ve Latif ve Hakîm gibi isimlerine karşı bir nevi isyan ve hilaf-ı edeb oluyor.

İşte Sünnet-i Seniyedeki edeb, o Sâni'-i Zülcelal'in esmalarının hududları içinde bir mahz-ı edeb vaziyetini takınmaktır.

Sâniyen: Nasılki bir tabib, doktorluk noktasında bir nâmahremin en nâmahrem uzvuna bakar ve zaruret olduğu vakit ona gösterilir. Hilaf-ı edeb denilmez. Belki edeb-i Tıb öyle iktiza eder, denilir. Fakat o tabib, recüliyet ünvanıyla yahut vaiz ismiyle yahut hoca sıfatıyla o nâmahremlere bakamaz. Ona gösterilmesini edeb fetva veremez. Ve o cihette ona göstermek, hayâsızlıktır. Öyle de Sâni'-i Zülcelal'in çok esması var. Herbir ismin ayrı bir cilvesi var. Meselâ: 'Gaffar' ismi, günahların vücudunu ve 'Settar' ismi, kusuratın bulunmasını iktiza ettikleri gibi; 'Cemil' ismi de, çirkinliği görmek istemez. 'Latif, Kerim, Hakîm, Rahîm' gibi esma-i cemaliye ve kemaliye, mevcudatın güzel bir surette ve mümkün vaziyetlerin en iyisinde bulunmalarını iktiza ederler. Ve o esma-i cemaliye ve kemaliye ise, melaike ve ruhanî ve cinn ve insin nazarında güzelliklerini, mevcudatın güzel vaziyetleriyle ve hüsn-ü edebleriyle göstermek isterler.

İşte Sünnet-i Seniyedeki âdâb, bu ulvî âdâbın işaretidir ve düsturlarıdır ve nümuneleridir. (11. Lem'a)

igsirli
Admin

Mesaj Sayısı : 271
Kayıt tarihi : 10/05/09
Yaş : 38
Nerden : erzurum

http://diniislam.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz